pkk Kampları

pkk-kamplari

Terör Örgütünün bugün sahip olduğu kapların sayısı çok fazla. Bunlar eskiden Kuzey Irak ağırlıklıydı ancak son olaylardan sonra artık pkk kampları da Kuzey Suriye’ye kaymaya başladı. Bu kampların sürecine ve işleyişine beraber bakalım.

pkk Kampları geçmişi

pkk kampları aslında önceki pkk tarihi, Apo’nun gençliği ve pkknın kuruluşu yazımda da bahsettiğim gibi ilk olarak Suriye içlerinde kurulmaya başladı. pkknın ilk örgütlenmeleri, ilk kampları Suriye’de oldu. Suriye istihbaratı ve Rusya istihbaratının desteğiyle orada rahatça büyüdü. Ancak daha sonra bu kanlı örgüt ABD kontrolü altına girmeye başladıkça Suriye’den uzaklaştı ve Irak’a yakınlaşmaya başladı. Çünkü Suriye Rusya’ya yakın bir devletti ve 1990lada ABD Rusya ile bağlı hiçbir şey istemiyordu. Nitekim öyle oldu. Kuruluşunda (Malum ismi komünist bir örgüt ya) Rusya yardım etti ancak hele daha sonra Rusya’nın zayıflayıp dağılmasının ardından ABD kontrolünde bir köpek olarak pkk yoluna devam etti.

Bizim konumuza dönecek olursak pkk kampları seksenlerde ağırlıklı olarak Suriye’de idi. Ancak doksanların başlarından ve Rusya’nın dağılıp desteği bittikten sonra ABD hakimiyetine daha müsait olan Irak bölgesinde ağırlıklı olarak kamplarını kurdular. Bu kurulan kampların en bilineni ise tabii ki Kandil kampı. Bizim yıllardır uçaklarla bombaladığımız ama yıllardır hala orada duran kamp.

Kandil kampı Merkez mi?

Çok ilginç bir soru aslında. Çünkü sorduğumuzda Kandil’in merkez olmadığını söyleyen pek çıkmaz. Ancak isminin merkez olması liderlerinin orada durduğu ve işlerin oradan yürüdüğü anlamına gelmiyor. Çünkü sonuçta pkknın eğitim yapması gerekiyor. Gerilla yetiştirmesi gerekiyor. Bu askerleri yer altında eğitemez. Yer üstünde Kandil’de eğitirse biz bombalarız. Nasıl olacak?
pkk gerillalarını farklı yerlerde küçük gruplar halinde eğitiyor. Bununla beraber Kandil sözde merkez ancak her işin farklı farlı merkezi var. Kandilde aslında çok fazla iş dönmüyor. Zaten az sonra bahsedeceğim mesele de burada başlıyor. Kandil artık sözde merkez olmaktan da çıkmaya başladı. Zaten fiziki işlevi pek olmayan o kampın yerini artık Suriye bölgesi almaya başladı.

Suriye pkk kampları. Kobani Kampı

Hatırlarsınız bir Kobani vardı. Kobani düşmesin diye ne yaygaralar kopardılar. Hatta Kobani’ye Türkiye yardım etsin diye olaylar çıkardılar ve 46 vatandaşımızı sokak olaylarında katlettiler. Sayı daha sonraları arttı ancak yaklaşık rakam bu.
Daha sonra Türkiye yardım etti oraya. Peki nasıl yardım ettiğini hatırlayan var mı? Söyleyeyim. Kandil’den pkk gerillalarını alıp Kobani’ye soktu. Evet. Aynen böyle oldu olay. O dönemde de çok tepki vermiştim. Şimdi de çok tepki veriyorum. Böyle bir şeyi benim aklım mafsalam almamıştı. Evet o dönemde şerefsizler sokaklara inmişti ve 46 vatandaşımızı katletmişti. Bu katliamın ardından dursunlar diye böyle bir şey yapıldı. Ancak ben hala kabullenemiyorum 30 yıldan uzun süredir savaştığımız bir örgüte nasıl yardım ettik biz?
Velhasıl meselemiz bu değil ancak düşündükçe hala sinirleniyorum kötü oluyorum. Meselemiz Suriye kampları. Suriye’de pkknın elindeki en büyük şehir, aslında baktığımızda elindeki tek şehir diyebiliriz, Kobani. Ve uluslararası basın diğer güçlü devletler tarafından Kobani çatışmasının ardından orası sanki Işid’e karşı bir kaleymiş gibi sunuldu. Sanki Işid’i besleyip oraya gönderen onlar değilmiş gibi. Önce Işid’i Kobani’ye gönderdiler sonra yenilmesini sağladılar ve şimdi de Kobani’deki pkklıları kutsal ilan ettiler. Işid’e karşı savaşan kutsal ordu olarak bakılıyor şu anda bütün dış medya ve dış devletler tarafından. E hal böyle olunca Biz Kobani’ye operasyon yapamıyoruz. Çok büyük baskı altına alınıyoruz bu konuda. Kobani kesinlikle şuan için dokunulamaz bir yer. Ancak bunu bizim bildiğimiz gibi pkk da biliyor. Ve bu sebeple çok daha güvenli bir bölge olan Kobani’ye yerleşiyor. Bütün kampları, eğitim alanları, merkezi yönetimi… Ne varsa hepsi Kobani’de toplanıyor ve artık Kandil içi boş bir balon. Orada hiç bir şey kalmadı. Artık pkknın merkezi Kobani ve bunu bizim devletimiz de bildiği halde oraya dokunamıyoruz. Uluslararası kamuoyu bizi yer aksi halde. Şuan için bu dokunulmazlık durumu devam ediyor ancak ne kadar sürer bilemiyorum.
Ancak bildiğim bir şey var ki, pkk şuan ki mevcut merkezi ve uluslararası camiadan aldığı açık/kapalı desteği ile bir süre daha bizim başımızı çok ağrıtacak. Tabii ki takdir Allah’ındır. Allah bu kafirleri bize musallat ettiyse vardır bir bildiği. Bize düşen bunun Allah’ın bize gönderdiği bir imtihan olduğunu bilmek ve bunun bilinciyle hareket etmektir.
Allah bizlere basiret versin. Selametle..

Yorumlarınız benim için çok kıymetli. Lütfen kısa da olsa yorumunuzu ihmal etmeyin.

Bir önceki yazım olan pkk Tarihi 2, Apo’nun Yakalanışı ve sonrası başlıklı makalede Apo’nun nasıl yakalandığını, ardından pkknın tutumunu ve şimdiki durumumuzu anlattım. Okumanızı tavsiye ederim.

Alakalı Yazılar

2 yorum

  1. Allah kimsenin başına birşey musallat etmez.
    Allah insanoğlunu yeryüzüne cemalinden ve halife olarak ve kul olarak yaratınca onu gereken cihazlarla ve onu yönetecek beyin denilen bir merkezle donatmıştır.
    Hırs, kibir, tamah, kıskanma, açgozlülük ve sevgisizlikle eğer aklı ve akılcı eğitim yerine referans kadercilik olursa, imtihan de çetin ve başarısız sonuçlanır ve akıllar başa gelene kadar canlarımız yanar.
    Saygılar.

    1. Eyvallah hocam.
      Allah’ın bizleri bu dünyaya imtihan etmek için gönderdiğini unutmadığımız sürece bu dünyadan alnımızın akıyla çıkarız İnşaallah.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir