Maddepereste Müslüman Takviyesi

Günümüzde insanların maddeci olduğu herkesin malumu. Herkes paranın peşinde, şeklin peşinde koşturuyor. Tabii ki Müslüman karakteri böyle değil. Böyle de olmamalı zaten.

Peki böyle olmamalı ama nasıl olmalı?
Müslüman derken kastedilen pek çok niteliği barındıran kişi olmuş olsa da Müslüman kişinin temel özelliği yalnız ve yalnız Allah’a kulluk etmesidir. Ortak koşmadan.

Bu ortaklık Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem zamanında taştan helvadan putlar ile oluyordu. Artık onlar gitti yerine para geldi, insanlar paraya, mala, eve, arabaya tapar oldular.

Bu tapınma faaliyetleri ise müslümanın hazırlıklı olması gereken bir durumdur. Çünkü Allah yeryüzünde hem müslümanları hem de müslüman olmayanları barındıracağını bize söylüyor.

Peki bu barındırma nedir? Müslüman bu durumda putperestlere karşı ne yapmalıdır? Müslümanın yapması gereken muhakkak Allah’ın emir ve yasaklarına uymaktır. Allah’ın dinini Allah’ın dinini kurtarabilmek bahanesiyle pazarlık konusu yapmamaktır. Ya da yumuşatma inceltme işlerine gitmemektir. Allah’ın temel kanunları açıktır. Geriye kalan kanunlarını ise bizlere Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in hadisleri ile Kur’an-ı Kerim’in hükümlerini birleştirerek alimlerimiz belirlemişlerdir. Din’de belli olmayan hüküm yoktur. Eğer bir hüküm bilinmiyorsa onu biz  bilmiyoruzdur. Ya dünyanın başka bir yerindeki bir alim bulmuştur bize ulaşmamıştır. Ya da çağımızın alimleri yeni gereklere dayanarak verecekleri hükümlerde geç kalmışlardır yakında verirler. Ama hükümler bellidir neticede.

Bu hükümler ise bizlere Allah’a kulluk etmeyenlere tebliğ yapmamızı emreder. Bu tebliğ her anlamdadır. Karşısındaki insana ne lazımsa onu tebliğ etmelidir. Mesela dedik ya paraya tapanlar var eve tapanlar var diye. O adam neye tapıyorsa onun Allah kullukla kıyaslandığında ne kadar kıymetsiz kaldığını anlatmalıyız.

Tabii ki burda tebliğ metodu önemli. “Buraların ilahı benim!!” diyen firavunun karşısına Allah Musa Aleyhisselam’ı gönderirken “Yumuşak ol Ey Musa” demişti.

Burdaki yumuşaklık dini yumuşatma değil. Sözleri nazik ve incitmeden söylemektir. Sert değil nazik olmaktır. Yoksa Allah neyi emrettiyse Musa Aleyhisselam aynen onu tebliğ etti. Tek harf eksiltmeden.

Tabii aynı zamanda tapınma derken kimse karşısına parayı alıp ona secde etmiyor. Ama sırf iş yetişmeyecek parayı alamayacağım diye insanlar namazı kaçırıyorlar.

Şüphesiz kimseye müşrik demek ne benim ne başkasının haddine. Onu ancak Allah bilir. Ancak bu bahsettiğim sorun şuan müslümanların karşısındaki sorundur.

Mesele ise bizlerin bu tebliği yapmamızdır. Bu tebliği yapmak bizim zorunluluğumuzdur. Ancak bu tebliği yaptıktan sonra adamla oturup çay kahve çoluk çocuktan konuşmak ise bizlerin yapabileceği en büyük kötülüklerdendir. Sonuçta bize haber veriliyor. Yahudilerin lanetli olmalarının en büyük sebeplerinden biri budur. Din hakkında bilgili kişiler günahlarları uyarırdı. Ancak sonra yine onlarla oturup kalkarlardı.

Bize düşen tebliğimiz ve zorunluluğumuz dışında bu kişilerle fazla münasebet kurmamaktır.

Çünkü İslam’ın ilk amacı günahlardan uzak kalmaktır. Günahkar biriyle oturup kalkmakta günaha yaklaşmaktır. Farzları yerine getirmek günahlardan kaçınmanın ardından gelir. İlk amacımız günahlardan kaçmaktır.

Ama şimdi hiç arkadaşım kalmaz o zaman gibi bir bahaneye sığınamayız. Eğer hiç arkadaşımızı yoksa imtihandır deyip sabrederiz. Bizim için bütün dünya hayatı bir imtihandır. Bu yazıyı okuyan biri çekse çekse Allahu Alem en fazla 60-70 yıl daha dünya derdi çekecek. Sonsuz bir cennet hayatı için hiçbir türlü lezzeti olmayan bu dünya hayatından vazgeçmemek ahmaklık olurdu.
Mevzunun uzunluğu sözcükleri bitiriyor. Selametle.

Yorumlarınız benim için çok kıymetli. Lütfen kısa da olsa yorumunuzu yapmayı ihmal etmeyiniz